fbpx

Öğretmenler Neden Bu Kadar Yorgun?

Maalesef çevremizde öğretmenin yaptığı tatile kafayı takanların sayısı çok fazla. “Hafta sonu çalışmıyorsunuz, yazın iki ay, kışın 15 gün tatiliniz var” diyenlerden geçilmiyor ortalık. Çünkü bu cümleleri kuranlara göre bir işte yorulmak için şikayet etmek için beden gücünüzü kullanmalısınız. Ama kimse öğretmenin gün içerisinde yaşadığı zorlukları düşünmüyor. Ne gibi mücadelerler verip dişini tırnağına taktığını umursamıyor kimse. Hal böyle olunca da öğretmenin yorgunluğu kronik hale geliyor ve can sıkıcı olmaya başlıyor.

Peki öğretmenler neden bu kadar yorgun? Bunun 3 sebebi var esasen.

Karar Alma ve İrade Gücü

Psikolog Roy Baumeister, iradenin bir sonu olduğunu açıklıyor. Bunu da ego tükenmesi adını verdiği kavramla açıklıyor. Öğretmenler meslekleri gereği kendilerini sürekli kontrol altında tutmalıdır. Bu da kendi hayatlarına olumsuz yansıyabilir. Neden mi? Kendilerini bu denli kontrol altında tutmaya çalışan insanlar fizyolojik olarak sorunlar yaşarlar. Bunun sebebi de vücuttaki glikoz salınımının düşmesidir. Yani kendini çok kontrol etmek glikoz miktarının düşmesine sebep olur ve glikoz beyin ve beden için çok önemli bir maddedir. Hal böyle olunca da karar verme mekanizması olumsuz etkilenir.

Bu yazıyı okuyan öğretmenlerin gözünün önünden kendilerini kontrol ettikleri anlar geçiyor, buna eminiz. Saygısız veliler, bürokratik yanlış kararlar, alaycı sözler… İşte öğretmenler bu gibi durumlar irade güçlerini çok sık kullanmakta kalıyorlar ve çok sık karar alıyorlar. Bir öğretmenin gün içerisinde yaklaşık 1500 karar aldığı tahmin ediliyor. Gün içerisinde bu kadar çok karar alan biri eve de yorgun argın gidiyor doğal olarak. Ertesi gün de alınacak yaklaşık 1500 karar onu bekliyor bu arada.

Yoğun Duygular

İster pozitif ister negatif duygulara sahip olun gün sonunda bu sizi yıpratacaktır. Çünkü duygu yoğunluğu yaşandığı sırada vücutta kalp atışları hızlanır, ter bezleri daha hızlı çalışmaya başlar vs. Bir öğretmenin bir günü de birçok duyguyu zirvede yaşamasıyla geçer. Bir derste çok sinirlenebilir aksine başka bir derste ise çok pozitif ve enerjik de olabilir. İşte tüm bu duygu yoğunlukları öğretmenlerin kendisini yorgun hissetmesine yol açar.

Kaygı

Sadece öğretmenleri değil kendinizi düşünün. Kaygılı olduğunuz bir günün akşamında kendinizi yorgun hissetmez misini? Eve gidip biraz sakinleşmek, rahatlatıcı bir şeyler yapmak harika olmaz mı? Kaygı da maalesef tek başına gelmiyor, yanında yorgunluğu da getiriyor. Peki öğretmenler neden kaygılanır neden endişe duyar?

  • Öğrenmek istemeyen öğrencilere nasıl bir şeyler öğretebilirim diye sordukları için kaygılıdırlar
  • Öğrencilerinin yanlış davranışlarını nasıl düzelteceklerini düşündükleri için kaygılıdırlar
  • Tüm beklentiyi öğretmene yıkmış ebeveynler için kaygılıdırlar
  • Derse teftiş için giren, öğretmenin hatasını kovalayan müdür yüzünden kaygılıdırlar…

Örnekler uzar gider. Biz bu kadarla yetinelim. İşte öğretmenler bu yüzden yorgundurlar. Bir şeyleri doğru düzgün yapmaya çabaladıkları için, kendilerini sürekli eleştiren davulun sesini uzaktan hoş duyanlar yüzünden yorgunlar. Çözüm ise çok basit. Tüm öğretmenler kimseye kulak asmadan yapabildikleri en iyi şeyi severek yapmaya devam ettikleri müddetçe iç motivasyonlarını sürekli sağlayacaklar en azından mental yorgunlukları azalacak.

Kaynak: Teacher Habits web sitesi

Bu yazıyı beğendiyseniz Öğrenciler Tatilde Neler Yapmalı yazımızı da beğenebilirsiniz.

Paylaş:

Bir cevap yazın